Cumartesi, Eylül 09, 2006



Yağmur yağıyor ve yere düsen her bir damlanın çıkardıgı hoş ve tatlı ses
beynimin en ücra köşelerine kadar işliyor.Kalbimin taşlaşmaya yüz tutan
noktalarına serpiyorum.Sonsuzluğa dalmanın hazırlığı içinde bir an
gözlerimi kapatıyorum.
Gözlerimi açtığımda kanatlarını açmış yağan yağmurda duş yapan bir
kuşla karşılasıyorum.Daha bir artan sağnak yağmura aldırış bile
etmiyor.İçimde bir an bir ınkılap doğuyor.Delıcesine sağnak yağmurun altında
koşmak.Kime mi,neye mi,niçin mi? hiç düşünmeden yokluğa ,meçhule....
Nasıl ulaşacağımı bilemediğim özgürlük sevdası için.Dalgalarıyla
sahilleri döven deniz kadar sebepsiz.Fakat bir anlık.karşı binanın
duvarlarına senelerin tozları dökülmüs.Her zaman münzevilesen ,her zaman
ölüme daha da yaklaşan bu bina.Yağmur bu tozları yıkamak ,silmek istiyor .O
da biliyor bunun imkansız olduğunu .Ama bir çaba belki de bir sevda o da
biliyor Ferhat'ın dağları deldiğinin koca bir yalan olduğunu !!
Yağ yağmur yağ !Gönül isterki hiç durma.Fakat her aşkın bir
bitişi, her mumun bir sönüşü olduğu gibi sende bizi
bırakacaksın.Dirilttiğin anılar yeniden
cesetlesecek.sevgiymiş,askmış......Sensiz hiçbir anlamı yok bunların.Hepsi
sana muhtaç.Ben bile............

Hiç yorum yok: